A Haber ekranlarında yayınlanan “Memleket Meselesi” programında, Prof. Dr. Uğur Özgöker küresel altın ve gümüş piyasalarındaki son dalgalanmaları jeopolitik gelişmeler ve manipülasyon olasılıkları çerçevesinde değerlendirdi. Özgöker’e göre, son dönemde altın ve değerli metallerde yaşanan sert fiyat hareketleri, yalnızca ekonomik dinamiklerle açıklanamayacak kadar spekülatif bir nitelik taşıyor. Bu dalgalanmaların ardında, küresel güçler arasındaki ticaret gerilimleri ve medya üzerinden yürütülen algı operasyonlarının etkili olduğunu vurguladı.
Özgöker, ABD ve Çin arasındaki yeni gümrük vergisi savaşlarının, piyasaları bilinçli olarak yönlendiren stratejik araçlara dönüştüğünü belirtti. Bu durumun hem doların değerinde hem de altın fiyatlarında dalgalanmaları tetiklediğini, yatırımcıların bu süreçte duygusal değil, rasyonel kararlar alması gerektiğini söyledi. Ayrıca, sosyal medya üzerinden pompalanan “altın her zaman yükselir” algısının, bireysel yatırımcıların yanlış yönlendirilmesine yol açtığını ifade etti.
Programda, Türkiye özelinde de benzer manipülasyon süreçlerinin yaşandığını belirten Özgöker, Kapalıçarşı’da 1 kilogramlık külçe altın için 11.500 dolar gibi rekor işçilik ücretlerinin istenmesini piyasa dengesizliğinin göstergesi olarak değerlendirdi. Bu durumun yerli yatırımcıyı zarara uğrattığını, denetleyici kurumların (Hazine ve Maliye Bakanlığı, MASAK, meslek odaları) bu tür spekülatif işlemleri yakından izlemeleri gerektiğini söyledi.
Son olarak, altının Türkiye’de geleneksel bir tasarruf aracı olma özelliğini koruduğunu vurgulayan Özgöker, vatandaşların kısa vadeli dalgalanmalardan etkilenmeden uzun vadeli düşünmeleri gerektiğini belirtti. Ona göre altın, diğer yatırım araçlarına kıyasla hâlâ en güvenli liman; ancak fiyatlardaki ani yükseliş ve düşüşlerin “oyun kurucular” tarafından yönlendirildiği unutulmamalı.
